31.5.12

"AMA" kandırmacası

"AMA"; yalan söylemek, kandırmak, aldatmak, avutmak, nerden baksan bir nevi deli eylemektir...

Ama ile cümle bağlamak rahatsız ediyo beni, bu konuda huzursuzum, dengem kaçık. konuyu hemen bir örnekle açıklayayım; "çok iyi bir insan ama arada bir yalan söylüyo" ahaaaaa oldumu şimdi, cümleyi kuran insana sesleniyorum senin için yalan söyleyen insan iyi insan değil demekki ve bu durumda aradabir yalan söyleyen insanda çok iyi insan kategorine girmez, ozaman neymiş; çok iyi insan değilmiiişşşş. ve bu durumda AMA neymiş, bir önceki cümlede yalan söyledim demekmiiiişşşş...
ama deme bana, yalan söyleme. gelcektim ama işim çıktı.... de get, gelmedin işte sonuç olarak... hele birde "ama" "aslında" sinerjisi varkiiiiiiii oy oy oyyyy diyim ben sanaaaaa. "aslında sevdiğim bir insan ama biraz dengesiz sanki" laaaaaağğğğğğğğğğnnnnnnnnnnn git işine açık ol oluuummm "dengesiz olduğu için çok sevmiyorum" de, sen dürüst ol ben rahatlayım. 
ayrıca herkeste iyi insan olcak diye bi kural yok ki, bazıları biraz kötü olucak, kimisi dengesiz olucak, zaman zaman gıcık insanlar barınıcak hayatımızda. hayat böyle güzel, renkli haliyle. herkeesss iyi olsun ee sıkıcı değilmi, "ama" kullanmak yerine kabul edelim iyi olmak kural değil, sadece hayatının neresinde durduğuna bakarsın insanların.
mesela bir insan türü var; iyi insan, yardımsever; biri "imdat" dicek olsa daha kelime bitmeden yardıma koşar, çok sever yardım etsin, hattaa kendinden versin, herkesi kendi mutluluğunun önüne koysun, haaahhh işte bu insandan kaççaksın agaaaaa.... ben bunu bilir bunu söylerim, bu adam mazoşist, herkese iyi, kendine kötüdür bu, kendi mutsuzluğuyla övünür "hep gülüyorum ama sor bakalım mutlumuyum" der dili tutulasıca. lan allaaan cezası; sen mutlu olmayı sevmiyosunki, senin bütüüün marifetin mutsuzluğun, gece gece sinirimi kaldırdın siktir git kafamdan (graaaahhhhhhhhhhhhhh)
neyse ne diyodum, sahi ne diyorum ben ? sanırım bi şey demiyorum, yine havalara bozuldu benim kafam ondan saçmalıyorum, sıcak soğuk değişkenliğinden kafam çatladı, içinden de civciv çıktı ehehehe. sonunda buda oldu kendi kendime gülmekteyim yersiz, tavuk yumurta denklemini çözdüm; 2side hiç bi yerden çıkmaz, tavukta içimizde, civcivde, yımırtada. herşey kafada bitiyo aslında, bence şimdi aslında meğersem yağmur yağmıyomuş ve ben istesem hemen yarın denize girebilirmişim sankiiiii gökten 3 elma düşmüüüşşş, ben o elmaları araya araya mecnun olmuşum çöllerde, ne çölü allaasen şakır şakır yağmur yağıyo, yetmiyo, gök gürlüyo. ağlasam o da ıslak, istemem. yollar kurusun, yanaklarım ıslanamasın, gelemedi bahar, ama alerjisi geldi, kendisi yok ortalarda bütün semptomları mevcut fekat. mecburmuyum ben gelmeyen baharın kaşıntısını çekmeye, mecburmuyum açmayan güneşin hapşuruk krizlerine mecburmuyum amk. mecburmuyum.
bide bal gibi var, bal gibi anlamak mesela, yada bal gibi bilmek. o nasıl oluyor onu hiç bilmiyorum. yani niye bal. ben çok sevmem bal, çikolat olsa mesela, onu daha çok severim, çikolat gibi anlamak, yine olmadı ama güzel koktu bu. niye bal gibi???
-bu aşk burada biter iyi günler sevgilim, ve ben çekip giderim bir nehir akıp gider :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder